BU ÇOCUK NE ZAMAN BÜYÜYECEK?


     Merhaba karşımdaki... Bazen sana her şeyi anlatıp sonra unutturmayı o kadar isterdim ki! Ama insan anlatınca da duramıyor. Şeffaflıkta bir ihlal oluşuyor. Kat kat akılla giydiriyorlar. Bir arkadaşıma onun bilmediği bir özelliğimi söylemiştim. Sonra bende o özelliği görmemesine rağmen sen şöylesin, öyle olma diye akıllar vermişti. Bir arkadaşım da beni tanıştırdığı bir arkadaşına " Fadime biraz kırılgandır." demişti. Yeni arkadaş her şeye dikkat edince çok şaşırıp sebebini sorduğumda söylemişti. Halbuki sağlıklı bir iletişimi kaçırmıştık. Kendi kazandığınız tecrübenizi başkasına vermeyin. Onun tecrübesi başka olabilir. Kırılgan ya da duygusal mıyım diye düşündüm sonra? Kırılgan olduğumu insanların hareketlerine takılmamamdan ya da affetmekten dolayı artık kabul etmiyorum. Ya da artık değilimdir belki. Ayrıca bakıyorum da siz de çok kırılıyorsunuz. Sadece anlatmıyorsunuz. (Asabiyetten mazeretli)Bendeki bu hâl ne? Hassas ya da duyarlı?  Olaylara karşı çok içliyim. Duygusallık sadece ağlamak değil tüm duyguları yaşamak. Evet öyleyim, kabul. Bu duygusallığı ve hassaslığı doğru yönlendirdiğinizde insan çıkıyor ortaya.Bunu yapmaya çalışıyorum. Çok düşüp bazen kalkıyorum. Bir önceki yazımda neyi eksik koydum ki demiştim. Sanırım buldum. Ben bir sorunum olduğunda dertleşirken bunun bazen hayat tarafından şikayet  ya da negatiflik olarak algılandığını fark ettim. Hayat söyledi:) Hayatım boyunca bu kadar pozitifliğin gereksiz olduğu noktasında uyarıldım. Şimdi tam tersiyle karşılaştım. Yine pozitifliğe dönüyorum. Heee şu an böyle yazıyorum ama bazen pozitif olursun bazen negatif. Sadece negatiflik davranışın olmamalı ya da pozitiflik gerçeklerden alıkoymamalı. Pozitif olduğumda gerçeklerin farkındaydım ama onlarla baş etme yöntemim karamsarlık değildi. Güzeli çağırmak ve gelmesine yer açmak.

 Zorlayıcı olaylar yaşadığımda onları mizaha çevirip konuşmayı seviyorum ama hayatın durumlarını tespit ettiğimde hayatın hava durumu, kişiliğim de sanılabiliyor.  O yüzden bu yönüm üzerine çalışıyorum. Artık olumsuz olay ve kişiler üzerine konuşmamaya karar verdim. O hafta kötü bir olay yaşadıysam kendime bir deniz bulup anlatmak ya da yazmak daha iyi. Eeee bize de anlatmış olmuyor musun? Hani anlatmayacaktın? Artık size sebeplerini, durumumu anlattım. Sapla samanı gösterdim. Haaa bazen ben de karıştırıyorum. İnsanız yahu! Anlatmayınca da şişiyorum. Kendimi patlatacak dikenleri üzerimde taşıyorum. Neyse dikeni olanın gülü de vardır onlardan bahsedeyim.

         Bu hafta semineri memleketimde aldım. Anladım ki okuluma çok alışmışım. Onları ve ortamımızı özledim. Usul usul oluşan her şeyin daha sağlam olduğuna bir kez daha inandım. Bu okul kötü müydü? Yooo, mahalle bizim değildi sadece.At koşturamadığın yerlerin rüzgârını hissetmeyip ötemediğin çöplük sana kokuyor. Ama çok güzel iki insanla tanıştım. Sevgiyi almış insanların sevgiyi vermekte de cömert olduğunu gördüm. Değer gören insanların hırçınlığının, öfkesinin azaldığını bir dinginlikle sana aktığını... Karşıdan onları izleyip öyle olmak istedim. O yüzden bol sevgili, nice değerli sizlere öyle olacağım.:)  

       Kendimin başka yönlerini daha keşfedip reçetemi yazıp ateşimin düşmesini bekliyorum. Bu gece sabaha kadar başımdayım. Bu çocuk, ne zaman büyüyecek?  

Yorumlar

Popüler Yayınlar